×
Değerli âlim Muhammed Salih el-Muneccid cevapladığı sorunun metni şöyledir: \”Ben, cünüp iken namaz kıldım. Doğrusu işin başında bunun hükmünü bilmiyordum ama sonradan öğrendim. Fakat ben, önem vermeyen, lakayıt bir müslüman idim. Ben, cünüp iken birçok namaz kıldım. Bir defasında evde iken (cemaate) imam olarak da namaz kıldırdım ve cünüp olduğumu söylemekten utandım. Şimdi tevbe etmek istiyorum.Bu halde kılmış olduğum namazları tekrar mı kılayım, yoksa birçok nâfile namaz mı kılayım? Buradaki sebep; benim ihmalimdir ve ben, tevbe etmek istiyorum. Ne yapmalıyım?\”.

    Cünüp olarak namaz kılan kimsenin hükmü

    ] Türkçe – Turkish – تركي [

    Muhammed Salih el-Muneccid

    Terceme: Muhammed Şahin

    Tetkik : Ali Rıza Şahin

    2012 - 1433

    ﴿ صلَّى وحده وبالناس وهو على جنابة فماذا يترتب عليه؟ ﴾

    « باللغة التركية »

    محمد صالح المنجد

    ترجمة: محمد شاهين

    مراجعة: علي رضا شاهين

    2012 - 1433

    Soru:

    Ben, cünüp iken namaz kıldım. Doğrusu işin başında bunun hükmünü bilmiyordum ama sonradan öğrendim. Fakat ben, önem vermeyen, lakayıt bir müslüman idim. Ben, cünüp iken birçok namaz kıldım. Bir defasında evde iken (cemaate) imam olarak da namaz kıldırdım ve cünüp olduğumu söylemekten utandım. Şimdi tevbe etmek istiyorum.

    Bu halde kılmış olduğum namazları tekrar mı kılayım, yoksa birçok nâfile namaz mı kılayım?

    Buradaki sebep; benim ihmalimdir ve ben, tevbe etmek istiyorum. Ne yapmalıyım?

    Cevap:

    Hamd, yalnızca Allah'adır.

    Birincisi:

    Bu davranışın (cünüp halde namaz kılmanın) hükmünü bilmeyerek kılmış olduğun namazdan dolayı sana bir günah yoktur. Cünüp olarak kılmış olduğun namazı da kaza etmen gerekmez. İslâm dîni, ilim ehline soru sormakta ve öğrenmekte kusurlu ve ihmalkâr davranmamışsa, bilmeyerek farzları terk eden veya haram işleyen kimseyi mâzur görmüştür. Eğer ilim öğrenmekte ve ilim ehline soru sormakta kusurlu ve ihmalkâr davranmışsa, bu kusur ve ihmalin-den dolayı bu kimse günahkârdır.

    İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi âlimleri bu konuda şöyle demişlerdir:

    "Üzerinde küçük veya büyük hades olduğu halde küçük veya büyük hadesten temizlenmeden kılınan namazın sahih olmayacağı konusunda İslâm âlimleri ittifak etmişlerdir.

    Bu konuda Allah -azze ve celle-'nin şu emrini delil göstermişlerdir:

    ﴿يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ إِذَا قُمْتُمْ إِلَى الصَّلاةِ فاغْسِلُواْ وُجُوهَكُمْ وَأَيْدِيَكُمْ إِلَى الْمَرَافِقِ وَامْسَحُواْ بِرُؤُوسِكُمْ وَأَرْجُلَكُمْ إِلَى الْكَعْبَينِ وَإِنْ كُنْتُمْ جُنُباً فَاطَّهَّرُواْ وَإِنْ كُنْتُمْ مَرْضَى أَوْ عَلَى سَفَرٍ أَوْ جَاء أَحَدٌ مِنْكُمْ مِنَ الْغَائِطِ أَوْ لاَمَسْتُمُ النِّسَاء فَلَمْ تَجِدُواْ مَاءً فَتَيَمَّمُواْ صَعِيداً طَيِّباً فَامْسَحُواْ بِوُجُوهِكُمْ وَأَيْدِيكُمْ مِنْهُ مَا يُرِيدُ اللهُ لِيَجْعَلَ عَلَيْكُمْ مِنْ حَرَجٍ وَلَـكِنْ يُرِيدُ لِيُطَهَّرَكُمْ وَلِيُتِمَّ نِعْمَتَهُ عَلَيْكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ﴾ [ سورة المائدة الآية: 6 ]

    "Ey îmân edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman (abdestsiz iseniz) yüzlerinizi, dirseklerle beraber ellerinizi yıkayın. Başlarınızı mesh edip aşık kemikleriyle beraber ayaklarınızı yıkayın.Eğer cünüp iseniz, (yıkanarak) temizlenin. Hasta veya yolculuk halinde bulunursanız veya biriniz tuvaletten gelirse, yahut da kadınlarınızla cinsel ilişkiye girmişseniz ve su da bulamamışsanız, temiz toprakla teyemmüm edin. Bunun için de (ellerinizle toprağa vurarak) ellerinizi ve yüzlerinizi bu toprakla mesh edin.Allah (temizlik konusunda) size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez (aksine genişlik ve rahmet olsun diye size teyemmümü mübah kılmıştır). Fakat sizi tertemiz kılmak ve şükredesiniz diye de üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister."[1]

    Ayrıca Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in şu sözünü de delil göstermişlerdir:

    ((لاَ تُقْبَلُ صَلاَةٌ بِغَيْرِ طُهُورٍ.)) [ رواه مسلم ]

    "Abdestsiz namaz kabul olunmaz.(Yani abdesti olmayanın abdestsiz kılmış olduğu namaz, cünüp olanın da yıkanmadan kılmış olduğu namaz geçerli olmaz)."[2]

    İkincisi:

    Eğer cünüp halde namaz kılmanın dînî hükmünü ve cünüp olan kimsenin yıkanmadan namaz kılmasının helal olmadığını biliyorken namaz kılmışsan, bu davra-nışından dolayı sen günahkârsın.Bundan dolayı tevbe etmen, istiğfarda bulunman ve bir daha bu davranışa dönmemeye azmetmen gerekir. Ayrıca bu hal üzere kılınan o namazların da kaza edilmesi gerekir.

    İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi'ne bir kadın tarafından şöyle bir soru soruldu:

    "Ben, 17 yıldır evli olan bir kadınım. Evliliğimin başında,hem benim,hem de eşimin,cünüplüğe sebep olan şeyleri bilmememiz sebebiyle,cünüplükten arınmak için boy abdestiyle ilgili bazı hükümleri hatta hiçbir hükmü bilmiyordum. İkimizdeki bu bilgisizlik, sadece kocanın cünüp olacağı şeklindeydi. Evliliğim de Ramazan ayından yaklaşık bir ay önceydi. Aynı yılın Ramazan ayının sonlarına doğru boy abdestiyle ilgili hükümleri öğrendim. Evliliğimin başındaki bu süre zarfında kılmış olduğum namazlardan dolayı ne yapmam gerekir? Bilindiği üzere eşimle cimâ ettikten sonra her yıkanmamda niyetim, cünüplükten arınmak için değil de temizlenmek içindi. Ayrıca her cimâdan sonra da yıkanmadım.Bununla birlikte ben,her namaz için abdest almaya gayret eden birisiyim. Daha önce de işâret ettiğim gibi bütün bunlar,bilgisizliğim sebebi ile oldu. Ayrıca mübârek Ramazan ayında (bu hal üzere) tutmuş olduğum orucumdan dolayı bana ne gerekir?"

    Bunun üzerine İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi şöyle cevap vermiştir:

    "Kusurlu ve ihmâlkâr davranmanız ve dînde bilgili olmamanız sebebiyle cünüplükten arınmak için yıkanmadan kılmış olduğunuz namazları kaza etmeniz gerekir. Ayrıca namazları kaza etmekle birlikte bu davranışınızdan dolayı Allah Teâlâ'ya tevbe etmeniz gerekir.Oruca gelince, eğer Ramazan ayının gündü-zünde eşinizle cima etmemişseniz, orucunuz sahihtir."[3]

    Üçüncüsü:

    (Size uyarak) arkanızda namaz kılanların namaz-larını tekrar kılmaları gerekmez.Çünkü onların namazları sahihtir. İmamlarının cünüp olarak kılmış olduğu namazının bâtıl (geçersiz) olması ile onların kılmış oldukları namazlarının bir ilgisi yoktur. Çünkü onlar, imamlarının cünüp olduğunu bilememektedirler.

    İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi'ne şöyle bir soru soruldu:

    "Geçen günlerde akşam namazı için abdest almak istediğimde iç çamaşırımda meni olduğunun farkına vardım. Bunun üzerine yıkandım ve akşam namazını kıldım. Fakat ne zaman ihtilâm olduğumu bilmiyorum. O günün sabah namazından önce mi, yoksa kaylûle uykusuna yattıktan sonra mı olduğunu bilmiyorum.Sözün özü; size benim bu konuda soruyo-rum. Zannedersem ben, cünüp olduğumu bilmeden o gün üç vakit farz namaz, yani sabah, öğle ve ikindi namazlarını kıldım.İşin tesadüf yanı ise, ben, bu namazları, sayıları üç yüz kişiye ulaşan birtakım insanlara imam olarak kıldırdım.

    Ne yapmalıyım? Bu üç vakit namazı kaza mı etmeliyim?

    Arkamda bana uyarak namaz kılanların namaz-larının hükmü nedir?

    Bu davranışımdan dolayı bana diyet gerekir mi? Beni bu konuda bilgilendirir misiniz?"

    Bunun üzerine İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi şöyle cevap vermiştir:

    "Cünüplükten arınmak için yıkandıktan sonra öğle ve ikindi namazlarını tekrar kılmanız ve bunu acele yerine getirmeniz gerekir.Bu namazları arkanızda size uyarak kılanlara gelince, onların namazlarını tekrar kılmaları gerekmez.

    Nitekim Ömer b. Hattâb -Allah ondan râzı olsun- unuttuğu için birgün insanlara sabah namazını cünüp halde kıldırdı. Kendisi sabah namazını tekrar kıldı, fakat kendisinin arkasında bu namazı kılanlara tekrar kılmalarını emretmedi. Ayrıca insanlar, onun cünüp olduğunu bilemedikleri için mâzur sayılırlar. Sabah namazına gelince, bu namazı tekrar kılmanız gerekmez. Çünkü meni, öğle uykusundan olabilir. Aslolan; cünüp olduğuna kesin kanaat getirmedikçe namazın tekrar kılınması gerektiğinden muaf tutulmaktır."[4]

    Allah Teâlâ en iyi bilendir.

    & & & & & &

    [1] Mâide Sûresi: 6

    [2] Müslim; hadis no: 224. "İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi Fetvâları"; c: 6, s: 259

    [3] İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi Fetvâları; c: 6, s: 269

    [4] İlmî Araştırmalar ve Dâimî Fetvâ Komitesi Fetvâları; c: 6, s: 266