Mikat yerini geçtikten sonra ihrama girmenin hükmü
Kategoriler
Full Description
Mikat yerini geçtikten sonra ihrama girmenin hükmü
] Türkçe – Turkish – تركي [
Abdulaziz b. Baz
Muhammed b. Salih el-Useymîn
Terceme: Muhammed Şahin
Tetkik: Ali Rıza Şahin
2011 - 1432
﴿ حكم الإحرام بعد تجاوز الميقات ﴾
« باللغة التركية »
عبد العزيز بن باز
محمد بن صالح العثيمين
ترجمة: محمد مسلم شاهين
مراجعة: علي رضا شاهين
2011 - 1432
Soru:
Ben ve hanımım, bu yıl hacca gittik.Uçak yolcu-luğumuz, Abu Dabi'den Cidde'ye doğru idi.Uçağın kaptan pilotu müslüman değildi.Ama 45 dakika sonra Mikat yerinin hizâsında olacağımızı bize bildirdi. Bu sürenin bitiminden sonra kaptan pilot, mikat yerinin hizâsına geldiğimizi bize bildirmedi ve uçaktaki yolcuların telbiye getirmeye başladıklarını işittik.
Bundan dolayı bize cezâ kurbanı gerekir mi gerekmez mi?
Cevap:
Hamd, yalnızca Allah'adır.
Eğer mikat yerini geçtikten sonra ihrama girmiş-seniz, birisi sizin adınıza, diğeri de hanımınızın adına olmak üzere iki cezâ kurbanı kesmeniz gerekir. Bu iki kurbanı da Mekke'de (harem sınırları dahilinde) kesmeniz ve etini oradaki yoksullara dağıtmanız gerekir.
el-Mevsûatu'l-Fıkhiyye (Fıkıh Ansiklopedisi'n)de şöyle gelmiştir:
"Mikat yerini ihramsız geçen kimsenin, ihrama oradan girmek için, mümkünse tekrar mikat yerine dönmesi gerekir.Eğer mikat yerine döner de oradan ihrama girerse, kendisine cezâ kurbanı gerekmez. Çünkü bu kimse, ihrama girmekle emrolunduğu mikat yerinden ihrama girmiştir. Bu konuda âlimler ittifak etmişlerdir.
Eğer mikat yerini geçtikten sonra ihrama girerse, ister mikat yerine dönsün veya dönmesin, kendisine cezâ kurbanı gerekir. Bu, Mâlikî ve Hanbelilerin görüşüdür."[1]
Nitekim değerli âlim Abdulaziz b. Baz'a -Allah ona rahmet etsin-:
"Hac ve umrede, mikat yerini ihramsız geçmenin hükmü nedir?"
Diye sorulmuş, bunun üzerine o şöyle cevap vermiştir:
"Hac veya umre yapmak isteyen müslümanın, uğradığı mikat yerini ihramsız geçmesi câiz değildir. Eğer ihramsız geçerse, oraya geri dönmesi ve oradan ihrama girmesi gerekir. Eğer geri dönmeyi bırakır da mikat yerinden sonra bir yerde veya Mekke'ye daha yakın bir yerde ihrama girerse, haccın vâciplerinden birisi olan şer'î mikattan ihrama girmeyi terk ettiğinden dolayı, ilim ehlinin çoğunluğuna göre bu kimsenin bir cezâ kurbanı kesmesi gerekir. Bu kurbanı da Mekke'de kesmesi ve oradaki fakirler arasında dağıtması gerekir."[2]
Nitekim değerli âlim Muhammed b. Salih el-Useymîn'e -Allah ona rahmet etsin-:
"Ben, umre yapmak niyetiyle Riyad'dan Cidde'ye gitmek üzere uçağa bindim. Uçağın kaptan piloyu 25 dakika sonra mikat yerinin hizâsından geçeceğimizi anons etti. Fakat ben, mikat yerinin hizâsından geçme vaktini, 4 veya 5 dakika sonra hatırladım. Daha sonra umremizi tamamladık. Değerli hocam bunun hükmü nedir?"
Diye sorulmuş, bunun üzerine o şöyle cevap vermiştir:
"Bu konudaki hüküm, âlimlerin belirttikleri gibi soruyu soran bu kimsenin Mekke'de bir cezâ kurbanı kesmesi ve etini oradaki fakirlere dağıtması gerekir. Eğer kurban kesme imkânı yoksa, Allah Teâlâ, bir kimseye gücünün üzerindeki bir şeyle sorumlu tutmaz. Fakat kardeşlerime şunu tavsiye ederim:
(Uçakla yolculuk yapanlar) kaptan pilot, mikat yerinin hizâsına 25 veya 20 dakika kaldığını anons ettiği zaman ihrama girsinler. Çünkü bazı insanlar, bu anonstan sonra uykuya kalmakta ve uçak Cidde havalananına yaklaştığı zaman ancak uyanabilmek-tedirler. Eğer mikat yerinden önce 5 veya 10 dakika veya bir saat veyahut da iki saat önce ihrama girerseniz, size bir şey gerekmez.Sakıncalı olan durum, mikat yerini geçinceye kadar ihrama girmeyi geciktirmenizdir. Uçak, 5 dakikalık süre içerisinde uzun bir mesafeye ulaşır.
Bu sebeple soruyu soran kardeşime derim ki: Mikat yerinden sonra ihrama giren her biriniz için Mekke'de bir cezâ kurbanı kesin ve etini oradaki fakirlere dağıtın. Fakat gelecekte (umre veya hac için yolculuk yapacağınız zaman) dikkali olun. Uçağın kaptan pilotu anons yaptığı zaman ihrama girin. Çünkü bu konuda hüküm geniştir (yani mikat yerinin hizâsına gelince ihrama girmek gerekmez). İhrama girdikten sonra uyursanız, bunun size bir zararı olmaz."[3]
Allah Teâlâ, en iyi bilendir.
& & & & & &